Avukat Yıldırım: 'Biz artık Depremzede değiliz, biz Devletzedeyiz'

KAMULAŞTIRMA MI YOKSA TAKASMI İSTERSİNİZ DİYE SORULMADI 

6 Şubat depreminde en büyük darbeyi alan yerlerden birinin Gölbaşı ilçesi olduğunu dile getiren Avukat Songül Varki Yıldırım; “Depremin üzerinden iki buçuk yıl geçmesine rağmen hiçbir sorun çözülmedi. Özellikle imar sorunu hep ötelendi, halledeceğiz denildi ancak en sonunda dün uyandığımızda Tapularımızın askıya alındığını gördük. Şaka gibi bizim şahsi tapularımız askıya alındı. Kendime ait olan ve depremden hasarsız olarak çıkan taşınmazım parsellerini askıya aldılar. Bize de nerede olduğunu bilemediğimiz bir alanda 201 kişiye ortak şekilde bir yer verilmiş. Nerede olduğunu bilmediğimiz yerde bizim buradaki arsa payımızdan yüzde 39 haksız bir şekilde yeni bir parselasyon işleminde, kamunun ortak kullanımına ait olacak alanların yaratılabilmesi için özel kişilere ait parsellerden düzenleme ortaklık payı yani DOP kesintisi yapmışlar. Benim binam iki büyük depremden sağlam çıkmış, hala ayakta ve kendim kullanmaktayım. Bize sorulmadan bir karar alınıyor. Kamulaştırma mı, yoksa takas mı istersiniz diye bize sormuyorlar.” Dedi. 

“BİZ ARTIK DEPREMZEDE DEĞİLİZ, BİZ DEVLETZEDEYİZ”

Deprem kadar yanlı uygulamaların kendilerini çok etkilediğine dikkat çeken Yıldırım; “Bizi kala almadan bilmediğimiz yerde bilmediğimiz insanlarla bir alanda birbirimizi ortak ediyorlar. Bunun kabul edilebilir bir yanı yoktur. Deprem bize bir kere vurdu ne yazık ki haksız uygulamalar bin defa bize vurdu. Biz artık depremzede değiliz, Devletzedeyiz. Artık bir çözüm istiyoruz. Benim gibi bine yakın birçok mağdur insan var. 1200 taşınmaz bir sabah uyandığımızda elimizden alındığını gördük. Tapularımızı askıya almak ne demek. Hukukun dışına çıkılıyor.” Dedi. 

İMAMOĞLU YARIN TAPUNUZUDA ELİNİZDEN ALIRLAR DEMİŞTİ EVET ŞİMDİ TAPULARIMIZ ELİMİZDEN ALINDI 

Ekrem İmamoğlu’nun söylediği sözü hatırlatan Songül Varki Yıldırım; “İmamoğlu uyarmıştı yarın öbür gün devlet tapularınıza el koyarlarsa şaşırmayın diye evet şimdi devlet benim şahsi tapuma resmen el koydu. Kusura bakmasınlar ve benim hakkımda dava açacaklarsa da açsınlar. Benim taşınmazımın rayiç bedeli 5-6 milyon TL iken, bana 50 Bin TL etmeyecek bir yerde benim taşınmazımın yarı bedeli etmeyecek bir yerle tatmin edemezler. Bu büyük bir hak kaybıdır. Ben sadece kendim için değil bütün Gölbaşı halkı adına konuşuyorum. Yazıktır günahtır bu insanlara bu yapılmaz. Bu bir zulümdür.” Şeklinde konuştu.

İLÇEMİZİ, YURDUMUZU TERK Mİ EDELİM 

Deprem sonrası verilen sözlerin yerine gelmediğini iki buçuk yıl gibi bir zaman kaybının yaşandığını dile getiren Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü; “Biz artık yeter diyoruz 2,5 yıldır illallah ettik. Ne istiyorlar yurdumuzu mu yoksa ülkemizi mi terk edelim. Deprem sonrası psikolojik olarak herkes büyük bir çöküntü içerisinde, enkazların, tozun ve çamurun içinde insanlar yaşam mücadelesi veriyoruz ve üstüne üstlük taşınmazlarımızı elimizden alınıyor, hiçbir bilgi verilmiyor. Bizleri insan yerine koymuyorlar bizler nereye gideceğiz. Burası Gazze’mi bizlere bu kadar zulüm yapılıyor. Yeter artık bir çözüm bulunsun”